Cumartesi pazar “sokağa çıkma kısıtlaması” yoktu.
Fırsat bu fırsat millet gördüğü “su birikintisinin” yanına “pikniğe” koştu.
Bahçe ve parkları desen anlatmaya lüzum yok.
Hani “koronavirisü” atsan yere düşmez.
Ortalık işte o derece kalabalıktı…!
***
Maalesef;
Yetkililer her ne kadar yeni normal yaşantımızla ilgili bir dizi önlem alıp, uyarılar yapsa da nafile.
Ne büyük ne de küçük hiç kimsenin bu uyarıları dikkate aldığını söylemek mümkün değil.
Sanki herkes kuralları çiğnemek için fırsat kolluyor.
Olan da her zaman kurallara harfiyen uyan vatandaşlara oluyor…!
***
Pazar günü 65 yaş ve üzeri için sokağa çıkma izni vardı.
Hava çok sıcak olduğu için önemli bir kısım, izinlerini “Kent Park’ta” yürüyüş yaparak değerlendirmek istedi.
Ancak, diğer vatandaşlar için de sokağa çıkma kısıtlaması olmadığı için “Kent Park” her zamankinden daha kalabalıktı.
Doğal olarak da “sosyal mesafe” kuralı diye bir şey söz konusu değildi.
İnsanlar banklarda, çimenlerin üzerinde maskesiz bir şekilde sanki her şey çok normalmiş gibi oturup sohbet etti.
Yine çocuk oyun alanları da küçük çocuklarla doluydu.
Hâlbuki 18 yaş altı için sokağa çıkma izni çarşamba ve cuma günleri 14 ve 20 saatleri arasında.
Buna rağmen çocuğunu kapan gelmiş.
Yani kimsenin kurallara uyduğu falan yok…!
***
Maalesef “koronavirüsü” önlemleri konusunda gördüğüm şu;
Kısıtlamaların yavaş yavaş kalkmasıyla birlikte vatandaşın kurallara uyma noktasında büyük bir gevşekliği var.
Ancak asıl gevşeme görevi kurallara uyulup uyulmadığını denetlemek olan “görevlilerde” oldu.
Yani tipik bir “İmam, cemaat” durumu!
Görevliler işi gevşettikçe vatandaş iyice zıvanadan çıktı.
Allah sonumuzu hayretsin…!
