Bugün Marmara depreminin 22’nci yıl dönümü…
Son iki yıldır başımızdan büyük felaketler eksik olmuyor…
Önce pandemi…
İzmir depremi…
Sonra yangınlar…
Şimdi seller…
Uzmanların söylemlerine bakılırsa Bolu’nun Göynük ilçesinde her an bir deprem olabilir…
Şiddeti de bayağı yüksek olacak…
Bu deprem Sakarya’yı da ilgilendiriyor…
Zira Geyve’de kırılmamış fay hattı var…
Olası İstanbul depremi hiç gündemden düşmüyor…
Neyse…
Biz dönelim 22 yıl öncesine…
Marmara depremi Sakarya’yı yerle bir etmişti…
Binlerce insan göçük altında kalarak can verdi…
Aileler yıkıldı…
Hayati düzenler paramparça oldu…
Akşam maddi açıdan zengin yatanlar sabah fakir olarak kalktı…
Göçler başladı…
Şehirden kaçan kaçana gidenler oldu…
Birçoğu geri döndü…
Fakat geri dönmeyen aileler de var…
Özellikle yurt dışına giden aileler oralarda kendilerine yeni hayatlar kurdu…
Deprem her zaman olacak…
Önemli olan depreme dayanıklı binalar inşa etmek…
Deprem öldürmez…
Çürük bina öldürür…
Deprem öldürmez…
Kaçak binalar öldürür…
Deprem öldürmez…
Malzemesi eksik olan evler öldürür…
Mesele bu büyük acıdan ders çıkarttık mı?
Bence çıkartıldı…
Yeni binaların tamamı denetime tabi ve zelzeleye karşı güçlü yapılar…
Sakarya’da depremden sonra binlerce yaşam alanı inşa edildi…
Hepsi uzmanlar tarafından kontrollü yapıldı…
Belediyelerimiz işi sıkı tuttu ve tutmaya da devam ediyor…
Sadece deprem öncesi yapılan binaların dayanıklıkları önemli…
Onlar da test edildi…
Dayanıksız binalar ya yıkıldı…
Ya da oturma izni verilmedi…
Uzun sözün kısası…
Allah kaza ve bela vermesin…
Tüm felaketlerden milletimizi korusun (Amin)…
Sağlıcakla kalın…