GÜLMEYİ UNUTTU
CHP Adapazarı İlçe Başkanı Ayşe Füsun Çetin, yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi, “Erdoğan, 2014’te çıktı, “Ben alışılmış bir cumhurbaşkanı olmayacağım” dedi. Tüm yetkileri kendinde toplayarak, ülkeyi tek başına yönetme hırsını, ihtirasını açık etti. “Verin kardeşinize yetkiyi” dedi. “Türkiye’yi uçuracağım” dedi, tüm yetkileri kendinde topladı. Sonunda da bir çuval inciri berbat etti. Ucube Şahsım Rejiminin inşasının başlamasıyla, milletimizin iki yakası bir araya gelmedi. Sofraların bereketi kaçtı. Vatandaşlarımız gülmeyi unuttu.
“ADALET” DİREĞİ
Saray kendine rejim inşa ederken, önce devletin “Adalet” direğini çökertti. 8 yıl önce, Uluslararası Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde 59. sırada olan Türkiye, 2022’de 116. sıraya düştü. 8 yılda 57 basamak birden geriledi. Adalet kaybolunca, memlekette yolsuzluk, hırsızlık, arsızlık, vakayı adiyenden oldu. Milletin kesesinden, bir avuç dolar baronunun, faiz lobilerinin, bir avuç yandaş müteahhidin, bir avuç rüşvetçinin kasalarına, hortum bağlandı. Türkiye, son 8 yılda, Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün, Yolsuzluk Algı Endeksi’nde 43 basamak birden düştü. Haksızlığa, hukuksuzluğa, yolsuzluğa ve arsızlığa, milletimiz ses çıkaramasın diye, Saray giderek otoriterleşti. Kopkoyu bir istibdat ülkenin ufkunu kararttı. Türkiye bu ucube rejimin inşası ve uygulanması sürecinde, İnsani Özgürlük Endeksi’nde 77 basamak birden geriledi. 165 ülke içerisinde 139’unculuğa düştü.
LİYAKATLİ KADROLAR
30 Ocak tarihinde, altı siyasi partimizin ortak mutfağından çıkan, Ortak Politikalar Metnini ve Parlamenter Sisteme Geçişin Yol Haritasını halkımıza açıkladık. Ülkemizin elbette çok büyük sorunları var. Ama biz bu sorunları aşacak programa, liyakatli kadrolara sahibiz. Altı partinin lideri, ne yapılacağını, nasıl yapılacağını, kimlerle yapılacağını çok iyi biliyorlar. Bizler kararlıyız. İkinci yüzyılında, Cumhuriyetimizi, Güçlendirilmiş Demokratik Parlamenter Sistemle taçlandırmaya kararlıyız. Milletimize, hak ettiği özgürlükçü, demokratik yönetimi sunacağız. Millete kör kuruşun hesabını veren, liyakate dayalı kamu yönetimini mutlaka inşa edeceğiz.
ZAFER BİZİM OLACAK
Üreteceğiz, kazanacağız, zenginliği hakça paylaşacağız. Milletimizin hiçbir ferdini geride bırakmayacağız. Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesilleri bilimle, teknolojiyle, dijital devrimle buluşturacağız. “Yurtta sulh, cihanda sulh” diyeceğiz, komşularımızla ve tüm dünyayla barış içinde yaşayacağız. Türkiye’miz dostluğu aranan, hasımlığından sakınılan büyük bir ülke olacak. Biz hazırız. Görüyoruz milletimiz de hazır. Bu ülkenin her vatandaşı bu ülkenin eşit ve onurlu vatandaşıdır. Ülkesi için gecesini gündüzüne katan, alın teriyle çalışan, bileğinin gücüyle çalışan kazanacak. Bu seçimi İktidarın görmezden geldiği milyonlarla hep birlikte el ele kazanacağız. Halktan çaldıkları her şey yine halka dönecek. Zafer bizim olacak.”