Serdivan Belediyesi Kültür ve Kongre Salonu’nda Düzce ve Bolu teşkilatlarının katılımıylayapılan toplantıya MHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Yıldız da katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan toplantıda konuşan MHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Yıldız, Cumhur İttifakı'nın sadece seçim için değil, ülkeye iç ve dış kaynaklı kötü tutumlar karşısında milli ve ahlaki bir duruş olduğunu ifade etti. Yıldız, “Biz Cumhur İttifakı olarak özellikle seçim kanununda önemli değişikler yaptık. 40 yıldır devam eden bir barajı yüzde 7’ye düşürdük. Büyük haksızlıklara sebep olan artık oy uygulamasına son verdik. Her seçimden sonra bir tartışma başlıyor. Örgütler, yasa dışı silahlı terör örgütü özellikle milletvekilliği seçimlerinde kendince, kendine hizmet etmiş eski militanlarını ceza almış olsa bile aday gösteriyor bazı yerlerde ve kesinleşmiş mahkeme kararı olmadığı için YSK adaylık karşısında aday olamaz diye herhangi bir direnç gösteremiyor. Bundan faydalanan örgütler, gerek belediyelerde gerek milletvekili seçimlerinde daha sonradan aldıkları cezalar kesin hüküm haline geldiklerinde elbette milletvekili sıfatını ve belediye başkanlığını kaybediyor ve bu sefer de kıyameti koparıyorlar. “Efendim gözünüz neredeydi?, Bunu aday yapmasaydınız” gibi tartışmalar çıkıyor. Bu tartışmaları bitirmek için öncelikle yapacağımız şey; biz bunu MHP olarak teklif edeceğiz ve bu hususlarda yeni kriterler getireceğiz” dedi.
“MAKUL ESAS, KÜRSÜ DOKUNULMAZLIĞIDIR”
Yıldız, milletvekilliği dokunulmazlığı konusunda terör örgütü üyeliği ya da propagandası yapan, bir eylemden ceza almış ancak milletvekilliğine devam ederek dokunulmazlık kazananlar yönünde birçok soruyla karşılaştığını söyledi. Fethi Yıldız, “Biz dokunulmazlığı da milletimizin beklediği sınırlara çekmek zorundayız. Bize kalırsa milletvekilliği dokunulmazlığında makul esas, kürsü dokunulmazlığıdır” diye konuştu.
HAKARETSIZ, TERTEMIZ BIR SOSYAL MEDYA
Sosyal medya ile ilgili de konuşan Yıldız, “Her birimiz çocuklarımız dahil sosyal medyayı kullanıyor. Hakaretler, tehditler almış başını gidiyor ve biz bu hususta bir düzenleme yaptık. Ancak görüldüğü kadarıyla düzenlemeyi yaparken de malum çevreler kıyameti kopardı. 'Basına sansür geliyor, muhaliflerin sözü kısılacak' gibi ipe sapa gelmez, gerçeklerle alakası olmayan şeyler söylendi. İnşallah bu düzenlemeyi tekrardan ele alıp gerçekten ifade hürriyetinin önüne geçmeyen, insanların özel hayatını sıkıntıya sokmayan, hakaretsiz, tertemiz bir sosyal medya alanı oluşturmak zorundayız. Bu hususta da çalışmalarımız devam ediyor” dedi.