Yaklaşık iki saat süren programda Ecevit Keleş ile 1 Kasım seçimlerinde CHP’nin Sakarya’da elde ettiği sonucu ve sonrasını konuştuk.
Doğrusu Ecevit Keleş’in program boyunca söylediklerine bakacak olursak CHP’yi yakın bir gelecekte hiç de iyi şeyler beklemiyor…
Bir kere Ecevit Keleş de CHP içinde gerek yerelde gerekse Genel Merkez bazında önemli sıkıntıların var olduğunu saklamıyor.
Bu sıkıntıların giderilmesi adına da CHP’nin artık söylemlerini ve politikalarını değiştirmesi gerektiğini açık açık söylüyor.
Zaten bunu her defasında; “CHP’de lider sorunu yok. Söylem sorunu var” diye de dile getiriyor…
Ecevit Keleş’in bu konuda söylediklerine katılmakla birlikte CHP“zihniyetinin de” değişmesi gerektiğine inanıyorum.
Siz istediğiniz kadar “kurultaylar” yapıp Genel Başkanınızı değiştirip buna bağlı olarak söylemlerinizi yenileyin.
Şayet “zihniyetinizde” bir değişiklik yapamazsanız sonuçta insanların CHP’ye bakış açısını asla değiştiremezsiniz…
Dolayısıyla CHP öncelikle “zihniyetini” değiştirip millete tepeden bakan, hakir gören görünümünü acilen terk etmeli.
CHP bu “burjuvazi” görünümünü terk edip dini ve milli söylemlerini milletin düzeyine indirgemediği müddetçe bu ülkede “iktidar” olamaz.
Aksi halde bugün olduğu gibi “ana muhalefet partisi” olarak siyasi hayatına devam eder. Günün birinde de yok olup gider…
Tabi bu “zihniyet” değişimini yapmak CHP için çok da kolay değil. Hatta imkânsızdır. Daha kendi içinde uzlaşamayan bir partinin “zihniyet” değiştirmesi mümkün değildir.
Halen daha Sakarya dâhil 44 ilde “atama” ile CHP’yi idare etmeye çalışan bir partiden “zihniyet” değiştirmesi adına bir şey beklemek hayalcilik olur.
Daha kendi kadrolarına bile güvenmeyen, hatta mensubu bulunduğu partiye “oy” bile vermeyen bir CHP“zihniyetine” vatandaşın güvenmesi mümkün değildir…
Netice itibariyle Ecevit Keleş’in de yaklaşık 2 saat süren programda gündeme getirdiği konular tamda budur.
CHP önce“zihniyetini” değiştirip vatandaşa güven vermeli ve “atanmışların”suntasını yıkıp“önseçim”mekanizmasını her ilde işletmelidir.
İşte“Ecevit Keleş’in hayalindeki CHP” tam da budur. Ancak âcizane kendisine tavsiyem, bu rüyadan biran önce uyanmasıdır…
