Ayasofya'nın tarihi ve önemi camiden müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davaya ilişkin karar sonucunda merak edilmeye başlandı...
Danıştay’ın Bakanlar Kurulu'nun müze kararını iptal etmesi tüm dünya basınında yer aldı...
Böylelikle tarihi yarımadada Fatih ilçesine bağlı Sultanahmet meydanında bulunan yapı yeniden ibadete açılmış oldu...
İbadete açılma kararnamesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Danıştay’ın verdiği kararın hemen akabinde yayınlandı…
Ayasofya’nın yeniden camiye dönüşmesi bağımsız bir ülke olduğumuzu tam manasıyla tescillemiştir…
CHP’nin Ayasofya müzesinin camiye dönüşmesine karşı çıkmasını da hala anlamış değilim…
Gerçi CHP’liler Cumhuriyetten önceki tarihi kabul etmezler…
Sanki uzaydan geldiler bu ülkeye…
Sanki 1920 yılından önce Anadolu topraklarında Müslüman Türkler yaşamadı…
Sanki Osmanlı İmparatorluğu yoktu…
Sanki Selçuklular bu topraklarda yaşamadı…
Sanki 1071’de Malazgirt savaşı yapılmadı…
Bu kadar kendi topraklarına yabancı bir parti ben görmedim…
Bu kadar kendi milletine karşı bir zihniyet ben duymadım…
Gelenek ve göreneklere karşılar…
Kendileri aydın…
Halk yobaz…
Camileri kışlaya çevirenler kendileri…
Kışlaya çevrilen camilere onay veren bu zihniyetten, Ayasofya’nın müze olmaktan çıkartılıp camiye çevrilmesine alkış beklemek hayal olur…
Geçen gün bir kahvede çay içiyordum…
Üç kişi toplanmış bir masada sesli bir şekilde Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesini eleştiriyordu, yüksek sesle…
Neymiş efendim…
Batı dünyası bundan dolayı ya bize ambargo koyarsa…
Neymiş efendim…
Ya bize Rusya savaş açarsa…
Hem ülkeyi kuran biziz diyeceksiniz…
Herkesi yabancı…
Kendilerini yerlici ilan edecekler…
Hem de egemenlik hakkımız olan Ayasofya camisinin açılmasından korkacaksınız…
İyi ki bu ülkenin başına yönetici olarak gelmiyorlar…
Bu milletin basireti, onların iktidara gelmesini demek ki bundan dolayı engelliyor…
Hala bu milletin inancına saygıları yok…
Beklemeyin de…
Sağlıcakla kalın…
