Şu pahalılığa bir çare bulunmalı.

Fiyatlar aldı başını gitti.

Bu böyle olmaz.

Vatandaş markete girmeye korkar oldu.

Yanlışlıkla markete girsen yandın.

Market poşetinin yarısını makarna, bulgur, bakliyatla doldurmaya kalksan kasaya en az 600-700 TL para ödersin.

Hele yanında sıvı yağ ve kahvaltılık türü şeyler aldın mı “külliyen” yandın.

Kasaya en az 1.000 lira bırakıp çıkarsın…!

***

Marketler öyle de çarşı Pazar farklı mı?

Onlar da aynı.

Elini sebze ve meyveye uzatmaya gelmiyor.

Pazara gidip, baştan sona dolaşıp en ucuz tezgâhı bulup alışveriş yapsan en azından 500 TL ödeyip çıkarsın.

Nasıl olacak bu iş?

Bu insanlar ne yiyecek, ne içecek anlamak mümkün değil…!

***

Fiyatların bu kadar artmasının nedeni “enflasyon” falan değil.

Dolar artışı şu, bu da değil.

Elbette bunlar etken.

Ancak iğneden ipliğe bu kadar “zam” gelmesinde ne “doların” ne de “enflasyonun” payı var.

Artık konu “enflasyon” artışından ve “doların” yükselişinden çıktı.

İyice “ahlaksızlığa, vurgunculuğa” ve “fırsatçılığa” döndü…!

***

Resmi açıklamalara göre bakıyorsun yıllık “enflasyon” yüzde yirmiler civarlarında.

Hadi “enflasyonun” piyasadaki yansıması yüzde 60 olsun.

“Dolar da” yüzde 60 arttı diyelim.

Bu artışları, piyasadaki etiket fiyatlarıyla karşılaştırdığımızda yapılan “zam” oranları kat be kat fazla.

“Enflasyon” ve “dolardaki” yükseliş etiket artışları karşısında çok masum kalıyor.

Maalesef “etiket” fiyatlarının birçok üründe yüzde 500’leri bulduğu oluyor.

Bunun adı;

- Ahlaksızlık, vurgunculuk, fırsatçılık, şerefsizlik, hainlik, alçaklık!

Değil de ne…?

***

İğneden ipliğe sabah, ahşam her şeye “zam” gelir mi yahu?

Bırakın sabah, akşamı.

Marketlerde dakika başı fiyat değişiyor.

Birçok market bünyesinde “etiket değiştirme timi” kurdu.

Adamlar “etiketleri değiştirmeye” yetişemiyor.

Market rafından az önce aldığın malın aynısını geri dönüp bir daha almaya kalk;

Bir de bakıyorsun fiyatı değişmiş.

- Yahu az önce fiyat bu değildi!

Diyorsun.

El cevap;

- O az önceydi.

İşte “etiketler” bu kadar hızlı değişiyor…!

***

Netice itibariyle;

“Stokçuların” mallarına el koymak ve ceza kesmek ciddi bir caydırıcılık getirebilir.

İnşallah bu lafta kalmaz.

Öte yandan marketlerin etiketlerle bu kadar sık oynamasına da tıpkı “stokçular” gibi bir ağır yaptırımlar getirilmeli.

Ve bu işe bir çare bulunmalı.

Zira millette huzur ve keyif kalmadı.

Herkeste bir mutsuzluk!

Herkeste bezginlik, ümitsizlik!

Vatandaş bu aşırı fiyat artışları nedeniyle “zombi” gibi oldu.

Bu millete Allah gayret kuvvet versin.

Allah “stokçuları” ve dakika başı etiketlere “zam” yapan “ahlaksızları, vurguncuları, fırsatçıları, şerefsizleri, hainleri, alçakları” da nasıl biliyorsa öyle yapsın.

Amin…!