Geçen gün yine bazı konularda araştırma yaparken yaşamımızın tam göbeğinde olan Koronavirüs ile ilgili bir konuya evrildim…

Konu aşı ile ilgiliydi…

Zira aşının bu kadar çabuk ülkemize transfer edilmesi çok önemli bir mevzuydu…

Konunun derinliğine inildiğinde ilk olarak Türkiye’ye aşıların neden gönderildiğini daha iyi anlıyoruz…

Olaya dahil bazı yerlerde bulduğum perde arkası bilgiler şöyle…

Devamla…

Yinelemem gerekirse…

Şu an gündemde bir konu var değil mi?

Nedir bu?

Elbette Koronavirüs-19…

Yani…

Dünya genelinde kullanılan adıyla Covid-19…

Bu virüsü 15 dakika içerisinde tespit eden bir tanı kitinden söz ediyor ahali...

Bu alet ya da bu alete ‘tanı kiti’ diyelim…

Bulan ve icat eden, Çin menşeili bir firma...

Dünya bu şirketin kapısında yatıyor adeta...

“Bize ver, bize ver” diye yalvarıyorlar resmen...

Herkes yalvarırken, bu firma Türkiye'ye tek seferde 2 milyon adet tanı kitini gönderdi…

Evet, evet…

Yanlış okumadınız ya da duymadınız…

2 milyon adet ‘tanı kiti’ önceki gün akşam saatlerinde teslim alındı...

Peki, bunun sebebi neydi ki, tüm dünya ülkelerini boşverip Türkiye’ye bu aleti vermeleri...

Açıklayayım...

Bu şirketin ortaklarından birisi Katarlı…

Yani kardeş ülke Katar’ın vatandaşı…

Tam da bu noktada Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan giriyor devreye, Katar Emiri El-Sani’yi arıyor...

Ve…

Katar Emiri de, şirketin sahibine ulaşıyor…

“Elinizde ne varsa olanın hepsini Türkiye'ye göndereceksiniz” diyor...

Şirketin Katarlı ortağı da “emir tekrarına lüzum yok” diye cevap veriyor...

Sonuç mu?

15 dakikada sonuç gösteren 2 milyon tanı kiti yukarıda da belirttiğim gibi dün akşam saatlerinde Türkiye’ye teslim edildi...

Diğer ülkeler ağlarken, Türkiye ne varsa aldı koydu deposuna...

Hem Avrupa, ABD ve hem de Arapların çoğu Katar’a çullandığında, onlara tek sahip çıkan kol kanat geren Türkiye’ydi hatırlayın...

Sağlıcakla kalın…