Bugün 31 Aralık.
Yani senenin son günü!
Yarın miladi takvime göre 2020’ye gireceğiz.
Yani yeni bir seneye başlayacağız.
Bizim için 31 Aralığın anlamı bu.
Diğer sıradan günlerden hiç farkı yok.
Aksine diğer günlere nazaran daha sıkıcı!
Zira normal zamanda nadir de olsa televizyonlarda kendimize uygun izleyecek bir şey bulabiliyorduk.
Bu gece izleyecek bir şey olacağını da sanmıyorum…!
***
Bu arada 31 Aralık akşamı bir takım programları olanlar için de her türlü tedbirin alındığını söyleyebiliriz.
Sakarya Valiliği ve Sakarya Büyükşehir Belediyesi bu gece ile alakalı olarak ciddi tedbirler aldı.
Vatandaşın 2020’ye huzur içinde girmesi için elinden geleni yapacak.
En ufak bir aksama olmaması için başta emniyet olmak üzere bütün ekipler “teyakkuz” halinde olacak…!
***
Öte yandan, büyük illerde 31 Aralık akşamı ile ilgili yapılan hazırlıklar artık “çılgınlık” boyutuna ulaştı.
Büyükşehirlerdeki bazı belediyelerin özellikle de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı masraflar adeta dudak uçuklatacak miktarlara ulaştı.
Yapılan bir gecelik masraf neredeyse birçok küçük ilçenin yıllık bütçelerini aştı.
Sırf merakımdan soruyorum?
Bu kadar “israfa” gerek var mı…?
***
Kimse kimsenin eğlencesine, yediğine, içtiğine, yaptığı masrafa karışmıyor.
İnsanlar savaştan kaçıp açlıkla, sefaletle, canıyla uğraşırken sırf 31 Aralık akşamı eğlencelerini abartmak gerçekten hoş olmuyor.
Etrafımızda ve ülkemizde olan bitene bu kadar “duyarsız” kalıp vur patlasın çal oynasın eğlenmek “vicdan” sahibi olana yakışmıyor.
Lafa geldi mi;
- Defalarca “Hacca” veya “Umreye” gideceğine git bir fakire yardım et.
Demesi kolay.
Hadi sen de sırf bu gece harcadığın “milyonları” ihtiyaç sahiplerine ver…!
***
Olsun siz yine bildiğiniz gibi yapın.
Yiyin, için eğlenin.
Biz sizin yerinize de garip, gurebayı düşünürüz.
Evini, barkını, ailelerini, ülkelerini terk edip bir “ümit” uğruna Ege’de kıyıya vuran küçük çocukların yasını tutarız.
Bu gece “herkes kendi âleminde” olsa da biz sizin için de üzülürüz.
Yeter ki 2020 bütün “mazlum” milletlere hayırlar getirsin…!