Son bir yıldır değerli maden ve döviz yükselişi fırtınasına yakalanmıştık…
Ayrıca otomobilde ikinci el fırladı gitti…
Araç değerleri ikiye üçe katladı…
Bazı araçlar da sıfır modelden daha pahalı duruma geldi…
Dün Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası faiz kararını açıkladı...
Buna göre politika faizi piyasa beklentileriyle paralel olarak 475 baz puan artışla yüzde 15’e çıkarıldı...
Karar metninde tüm fonlamanın haftalık repo üzerinden yapılacağı da ifade edildi...
Faiz, bütün dinlerde ve gelmiş geçmiş bütün hukuk düzenlerinde devlet otoritesinin müdahalesine konu olmuştur...
Ödünç sözleşmeleri ve diğer tür mukavelelerden kaynaklanan ana borcun üzerindeki meblağların borca dahil edilmesi, alacaklıya karşılıksız kazanç sağlaması ve borçluyu iktisaden zor duruma düşüren sonuçları nedeniyle, hem ahlaki hem toplumsal açıdan daima sakıncalı bulunmuştur…
İlkçağlardan itibaren faiz, bir doktrin, adalet ve ahlâk meselesi olarak ele alınmış ve mahkum edilmiştir...
Roma hukukunda olsun eski Yunanda olsun, değişik yaklaşımlarla bile olsa faizin sınırlandırılması, hatta yasaklanması yoluna gidilmiştir...
Yahudiliğin orijinal halinde faiz yasaklanmıştı. Daha sonra İsrail kavmi arasındaki ilişkiler gözetilerek bu yasak saptırılmış ve sadece Yahudiler arasında geçerli olduğu, Yahudi olmayanlardan faiz alınmasının serbest olduğu hükmüne varılmıştır...
Hristiyan dininde faize karşı olan tutum çeşitli evrelerden geçmiştir. Hz. İsa faiz işlemlerini dolaylı olarak ret ederek, müritlerine çıkar gözetmeksizin yardım suretiyle hayır işlemelerini öğütlerdi. Kilise yasak konusunda uzun süre ısrarlı olmuşsa da, sonra toplumsal ve iktisadî hayatın baskısıyla ve özellikle kapitalizmin ortaya çıkmasıyla yavaş yavaş faizle ödüncü kabule yanaşmıştır... Jean Calvin faize sadece tüketim açısından bakmamış, üretimi de dikkate alarak bu maksatla faizle para almaya cevaz vermiştir...
Merkantilistlere göre faiz sermayenin kirasıdır. Merkantilistler faizi, arazinin icarı ve gayrimenkullerin kirasıyla aynı hükümde ve değerde tutarak “faiz de kapitalin kirasıdır” demişlerdir..
Bizim dinimizde faiz haramdır…
Yani, İslami terminolojide faiz, ‘riba’ kavramıyla açıklanmaktadır...
Şöyle ki, riba: fazlalık, ziyade, nema (artma, çoğalma) anlamına gelir ve böylece, ödünç karşılığında alınacak fazlalık nakit olsun veya mal olsun, ayırt edilmeyerek yasak kapsamına alınmıştır...
Riba, aynı zamanda haram kazanç demektir…
İslam Hukukundaki bir diğer tarife göre, “faiz, alım satımda şart kılınan fazlalıktır”…
Faiz yatırımı engelleyen bir araç unsurudur ayrıca…
Lakin dünya finans sistemi faiz üzerinden dönüyor…
Bu illetten bir türlü kurtulamadık…
Faizler artırıldı değerli madenlerin ve dövizin ateşini düşürmek adına ama nereye kadar…
Geçmişte de bunu yaşadık…
Döviz bir ara duraklamıştı…
Ancak yine faizler artırılmasına rağmen dövizdeki yükseliş devam etmişti…
Faiz belasından ne zaman kurtuluruz onu bilemem…
Bildiğim bir şey varsa faiz batırır…
Sağlıcakla kalın…