2015 yılı gibi MEB-DER Milli Eğitimciler Birliği Derneği olarak İçişleri Bakanlığı tarafından desteklenen Bi Dünya Kadın Projesi ile hızlı bir şekilde çalışmaya başlamıştık. Proje sonlarına doğru bir gün bir yerde yolumuz Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü olduğunu öğrendiğim Mutlu Işıksu ile çakıştı. Daha önce hiç tanışmadığımız, bir arada olmadığımız bu il müdürü bana ilk karşılaşmamızda sitem ediyordu. Siz kadınlara yönelik bir sosyal sorumluluk projesi yürütüyorsunuz ve bizimle hiç iletişime geçmediniz biz alındık diyordu.
Projemizin ve Derneğimizin tanınırlığına mı sevinsem yoksa gerçekten böyle bir projede ilk istişare etmemiz gereken kurumla hiç istişare etmemiş olmamıza mı üzülsem bilemedim o an.
Mutlu Başkanla böyle başladı tanışıklığımız. Sonra biz fonsuz, tamamen gönüllü olarak Çocuk Evleri Sitelerinde Bir Tema Bir Tebessüm Projesi gerçekleştirdik. Onun ardından da yine İçişleri Bakanlığı destekli Akran Zorbalığı üzerine ortak bir projemiz oldu. Ne zaman, ne sebeple arasak ya da ziyaret etsek aynı güler yüz ve bir şey üretme çabası, düşüncesi ile karşılandık uğurlandık.
Siyasi irade şehirde ve kurumunda kendini ispatlamış, çalışan, vizyonu olan bir bürokratı değerlendirerek çok doğru bir kararla Adapazarı Belediye Başkanı yaptı.
Yenikent Bölgesinde oturuyorum. Asfaltımız dar, çukur ve tümseklerle artık kötü durumdaydı. Gün içinde iş ve sivil toplum çalışmaları nedeniyle mahallede pek olmuyoruz. Geçenlerde bir akşam üstü eve dönerken mahalledeki yolların asfaltlanmış ve bazı yerlerin genişletilmiş olduğunu gördüm. Parke taş döşeli kısımlarda çok belirgin çökmeler vardı onlar da sökülmüş düzeltilmiş.
Karaman’da çalıştığım okulun bahçesinde otlar epey uzamıştı. Eylülde okullar açılmadan artık Mutlu Başkandan bir rica ederiz derken geçen hafta birileri geldi. Biz belediyeden geliyoruz otları biçeceğiz araçları otopark dışına alır mısınız zarar görmesin dediler.
Belki de bu yazıyı kaleme almama vesile son olay, bizim sitenin yanındaki artık dökülmeye başlayan çocuk parkında da bir yenileme çalışması başlatılmış olması diyebiliriz. Yanlış anlaşılmak da istemiyorum. Bunların hiçbirisini kendisiyle konuşmadık. Mutlu başkan benim evimi, adresimi bilmez, bu yoğunlukta bizim okulun otları da aklına gelmez. Bana özel bir çalışma değil yani tüm mahallelerde benzer çalışmalar yapılıyor. Şehrin ihtiyacını biliyor. Eksikleri, yapılması gerekenleri not almış. Ekipler tam saha çalışıyor.
Hayatın içinde, Orhan Camii Meydanında, Çark Caddesinde, Bulvarda, Dar Sokakta, Yuvam Sokakta ya da Adapazarı’nın herhangi bir mahallesinde, sıradan bir sokağında yürürken, çekirdek çitlerken, çay içerken karşınıza Mutlu Başkan çıkabiliyor. Mahallenin ihtiyacını masa yalnızca başında harita-kroki üzerinden değil mahalleliyle, esnafıyla oturup istişare ederek çözmeye çalışıyor.
Çok güzel bir ekip kurdu. Tecrübeli, dinamik, vizyoner, iletişime açık, ileri görüşlü sürekli halkın içinde gönül belediyeciliğinin en güzel örneği bir anlamda. Şu an itibariyle partili partisiz, genç yaşlı herkesin takdirini hak ediyor. Henüz belki eksiklerle uğraşıyor ancak herkes biliyor ki Mutlu Başkan heybesi dolu geldi, projeler hazır, etütler yapılıyor.
Önümüzdeki süreçte anlaşılıyor ki Adapazarı daha güzel olacak..
Selam ve dua ile..